BİMY’24 Bilgi İşlem Yöneticileri Seminerimiz Gerçekleşti
Geleneksel TBD etkinliklerinden olan “Bilişimde Bahar Buluşması” olarak bilinen BİMY’24, “27-30 Nisan 2017” tarihlerinde “Bilişimde Gelişim, Bilişimle Gelişim” ana teması ile RIXOS Premium Kongre Merkezi, Belek Antalya’da gerçekleştirildi.
Açılış konuşmalarını T.C. KALKINMA BAKANI Sayın Lütfi ELVAN ve TÜSİAD Başkanı Sayın Erol BİLECİK’in yaptığı etkinliğimizde TBD Genel Başkanı Rahmi AKTEPE çok özel mesajlar verdi.
T.C. Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan seminerin açılış töreninde yaptığı konuşmada, ekonominin dijitalleşme sürecine girdiğini söyledi. Elvan, şöyle devam etti:
“Büyüme potansiyelimizi gerçekleştirmek, refahımızı artırmak ve küresel ekonomide rekabet gücümüzü korumak için üretkenliğimizi artırmak zorundayız.
Üretkenliği artırmak için bilgi temelli yenilikçiliği geliştirmemiz gerekli; dijitalleşmeyi sağlayan teknolojilere yatırım bunun için kilit önemdir. Lakin yeterli değil. Bilgiye dayalı sermayeye (Knowledge based capital) de yoğun ve etkili şekilde yatırım yapmamız lazım. Yani beşeri sermayemizin niteliğinin artırılmasına, firmalarımızın organizasyonel süreçlerin etkinleştirilmesine ve AR-GE çalışmalarına daha fazla odaklanmalıyız. Bunun için; üniversitelerimizin eğitim müfredatının piyasanın ihtiyaçları doğrultusunda iyileştirilmesi, AR-GE teşviklerinin kurulmasına, KOBİ’lerimizin yönetsel kapasitelerinin ve teknoloji kullanımının geliştirilmesine, fabrikalarımızın Sanayi 4.0’ a geçebilmesine, artan otomasyon nedeniyle işsiz kalacak çalışanlara yeni ekonomide talep edilen niteliklerin kazandırılmasına, ilköğretimdeki öğrencilere kodlama eğitimi verilmesine kadar çok geniş bir spektrumda çalışmalar yapmamız gerekiyor.
Dijital dönüşüm sürecinin hızlanacağına şahit olacağız. Dijital dönüşüm küresel ölçekte yeni üretim ve tüketim ağları oluşturuyor. Ve bu ağlarda bir ülkenin etkinliği o ülkenin zenginliğini belirleyen önemli bir faktör olacak.
Ülkemizin bu sürecin fırsatlarından en etkin şekilde faydalanmasını sağlayacak politikaların geliştirilmesi ve uygulanması için tüm ekonomik aktörlere ve özellikle ülkemizin Bilgi ve İletişim Teknolojileri sektörüne çok önemli görevler düşüyor.
Bilgi Toplumu Stratejisi bu sürece yön vermek üzere oluşturduğumuz araçlardan biri buna ilave olarak benzer politikaları hazırlık çalışmalarını başlattığımız 11. Kalkınma planı çerçevesinde de tartışıyoruz. Önümüzdeki dönemde kuracağımız Özel İhtisas Komisyonları vasıtasıyla özel sektör temsilcilerinin ve STK’ların da bu politikaların oluşturulması sürecine etkin şekilde katkı vermesini sağlayacağız.
Şunu tekrar vurgulamak istiyorum ki bilgi ekonomisine geçiş gibi iddialı bir hedefe ulaşmak için her kesimin ve söyleyecek sözü olan herkesin fikirlerine ve desteğine ihtiyacımız var.
Sözlerime son verirken, bu etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen Türkiye Bilişim Derneği yetkililerini tebrik ediyorum” dedi.
Sektörle ilgili değerlendirmelerde bulunan TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik ise ;
” Dijitalleşmeyle var olan endüstriler baştan aşağı yeniden tanımlanırken, daha önce var olmayan yepyeni endüstriler doğuyor. Dolayısıyla yeniliklerin getirdiği fırsatları değerlendirebilecek bilgi ve öngörüye, gerekli adımları atabilecek çevikliğe sahip olduğumuz ölçüde, dijitalleşmenin açtığı fırsatlardan yararlanabileceğiz. Bunun yanı sıra, dijitalleşme, kurum liderlerinin vizyonlarının ayrılmaz bir parçası olmalı. Dijital dönüşümü önceliklendiren liderler, kurumlarındaki dijitalleşme girişimlerini oyunun seyrini değiştiren bir harekete dönüştürebilirler. Artık CEO ve CIO görev tanımları ve profili de değişiyor. CEO’lar teknoloji bilgisi de olan, dijital ortamda var olan, bir anlamda dijitalleşmiş CEO’lar olmalı. CIO’lar da altyapı yönetimi ve teknik konulardansa, iş süreci ve iş modellerinin dönüşümüne odaklanmalı.
Diyebiliriz ki; şirket yöneticilerinin, değişimi yönetmesi ve şirketlerini daha hızlı değiştirebilme yetenekleri, artık çok kritik. Bununla birlikte, dijitalleşmeden sadece teknoloji kullanımının artırılmasının anlaşılması yanılgısı da oluşabiliyor. Oysa dijitalleşme teknoloji kullanımını içeren, ancak onunla sınırlı olmayan bir kavram. Dijital değişim; rekabet avantajı sağlayacak, verimlilik ve büyüme getirecek inovatif iş modelleri, ürünler, hizmetler ve müşteri deneyimleri yaratmaktan geçiyor.
Geçtiğimiz yıl TÜSİAD olarak hazırladığımız, “Türkiye’de Dijital Değişime CEO Bakışı” raporu, ülkemizde hangi sektörde olursa olsun dijitalleşme konusunda kurum liderlerindeki farkındalığın yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Bu çok olumlu bir gösterge. Fakat aynı araştırmanın bir diğer bulgusu ise firmalar nezdinde güçlü ve kapsayıcı kurumsal dijital strateji hedefi eksikliği. Kurumların dijital olgunluk düzeyi, dijitale yapılan yatırımlar, dijital kanallardan elde edilen ciro, dijital süreçten sorumlu üst düzey yönetici atanması gibi bileşenlerde önümüzde halen kat edilecek çok önemli bir mesafe olduğunu görüyoruz. Bu alanlarda hızla ilerleme kaydetmeliyiz.
Dijital stratejiler, kurumsal dönüşüm, ülkenin dijital dönüşümü… Bunların başarılması insan kaynağımızın dijital dönüşüm sürecindeki konumundan bağımsız ele alınamaz.
Ülkemizin dinamik nüfusunun, birçok alanda olduğu gibi, teknoloji ve inovasyon alanında da en önemli potansiyelimizi oluşturduğunu düşünüyorum. Bu nedenle gençlerimize katma değeri yüksek beceriler kazandırarak dijital değişim rüzgarını yakalayabileceğimizi her fırsatta dile getiriyoruz. Aksi halde teknolojide taklitten öteye geçemeyiz, inovatif olamayız. Dijital dünyanın en büyük sermayesi insandır. Teknolojiyle bütünleşmiş insan beyni de sanayide dijital dönüşümün önceliğidir.
Eğitim sisteminde, iş dünyasının bu dönüşümü en sağlıklı şekilde yapmasını mümkün kılacak iyileştirmenin kararlı bir strateji ve izlenebilir eylemlerle ele alınması önem taşıyor. Üniversitelerin sanayinin ihtiyaçlarına cevap veren bir yapıda müfredatlarını geliştirebilmesi, Ar-Ge ve inovasyon yetkinliklerinin iyileştirebilmesi önemli bir reform alanı olarak yerini koruyor. Müfredatın, mesleki eğitim ve yüksek öğretim programlarının, işgücünün dijital teknolojilerle bağlantılı beceri ve yenilik yetkinliklerini arttıracak şekilde uyarlanmasına ve girişimci yaklaşımların güçlendirilmesine ihtiyaç duyuluyor.
Gençlerimizi 21. yüzyıl becerileriyle donatmak için analitik, özgür ve yaratıcı düşünme başta olmak üzere bilgi çağının gerektirdiği becerileri önceliklendiren, kapsamlı bir eğitim reformunun hayata geçirilmesi kritik önemdedir. Okul öncesinden mesleki eğitime, genel liselerden üniversitelere kadar eğitim sisteminde yenilikçilik, yaratıcılık, eleştirel düşünme, problem çözme, yabancı dil (özellikle İngilizce), dijital okuryazarlık becerilerinin gençlere kazandırılması kritik önem taşıyor. Bu anlamda TÜSİAD olarak da STEM eğitimi, yani fen, teknoloji, mühendislik matematik bütünleşik eğitim yaklaşımının altını çiziyoruz. Özel sektör, kamu, eğitim camiasındaki farkındalığı yükseltmek için çalışmalar yapıyoruz.
Ülkemizin dinamik nüfusunun en önemli potansiyelimiz olduğuna inanıyorum. Bu gücümüzü nitelikli bir yaşam boyu eğitimle donattığımız takdirde, bireylerden kurumlara ve giderek tüm topluma yayılan bir dijital dönüşüm dalgasında ayakta kalan ülkelerden olacağımıza yürekten inanıyorum” dedi.
TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe ise sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün karşılaştığımız çok çeşitli ve büyüleyici zorlukların en büyüğü ve önemli olanı, yeni teknoloji devriminin nasıl anlaşılacağı ve şekilleneceğidir. Nasıl yaşadığımızı, çalıştığımızı ve birbirimizle ilişkilerimizi temelden değiştirecek bir devrimin başındayız. Ölçek, kapsam ve karmaşıklığıyla, 4. Sanayi Devrimi olarak adlandırılan şey insanlığın daha önce yaşamış olduğu herhangi bir şeye benzememektedir.
Bu yeni devrimin hızını büyüklüğünü henüz tam olarak kavrayamadık. Benzeri görülmemiş bir işlem gücü, depolama kapasitesi, milyarlarca insanın mobil cihazlarla bilgiye erişme imkanı, yapay zeka, robotik, nesnelerin interneti, 3D baskı, nanoteknoloji, biyoteknoloji, malzeme bilimi, enerji depolama gibi birkaç tanesini sayabileceğimiz geniş alanları kapsayan teknoloji atılımlarının şaşırtıcı sonuçlarını düşünün. Bu yeniliklerin çoğu emekleme aşamasındadır. Ancak fiziksel, sayısal ve biyolojik dünyalar arasında teknolojilerin kaynaşması birbirlerini güçlendirip, gelişmelerinde bir dönüm noktasına ulaşmak üzeredirler.
Gelişmekte olan teknolojilerin benimsenmesi ile ilgili derin belirsizlik, bu sanayi devriminin yol açtığı dönüşümlerin nasıl oluşacağını bilmediğimiz anlamına gelir;
Ortak hedef ve değerleri yansıtan kolektif bir geleceği şekillendirecek isek, paylaşılan anlayış özellikle kritiktir. Teknolojinin yaşamlarımızı ve gelecek nesillerin yaşamlarını nasıl değiştirdiği ve içinde yaşadığımız ekonomik, sosyal, kültürel ve insani bağlamı nasıl yeniden şekillendirdiği hakkında kapsamlı ve küresel olarak paylaşılan bir görüşe sahip olmak zorundayız”dedi.
Açılış konuşmalarının ardından TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe, T.C. Kalkınma Bakanı Sayın Lütfi Elvan ve TÜBİSAD Başkanı Sayın Erol Bilecik’e günün anısına plaketlerini takdim etti.
Benzer Yazılar
TBD, Türkiye’nin İlk İnsansı Robot Fabrikası Akın Robotics’i Ziyaret Etti
TBD Yönetimi ve TBD Genç, Akın Robotics’i Ziyaret Etti 111
Bilişim Kurultayında “Bilişimle Girişimci Kadın” Çalıştayı Yapıldı
“Bilişimle Girişimci Kadın” Çalıştayı 69